Türkiye’nin En İyi Online İngilizce Eğitim Sistemi Konuşarak Öğren’den Ücretsiz Konuşma Dersi Almak İçin Tıklayın !
11.Sınıf İngilizce Kelimeler: Türkçe Anlamları ve Okunuşları (1-10 Ünite)

11.sınıf İngilizce kelimeler ile artık günlük hayatta oldukça akıcı İngilizce konuşmaya başlayabilirsiniz. Kelime bilginizi geliştirmek İngilizce sınavlarında başarılı olmanızı ve dile tam hakimiyet kurmanızı sağlar.
Tam da bu yüzden İngilizce kelimeleri öğrenmeye zaman ayırmanızı öneririz. Böylece günlük hayatta ve okulda İngilizceyi en etkili şekilde kullanabilirsiniz. Geriye dönük bilgilerinizi taze tutmanız ve yeni kelimeleri öğrenmeye devam edin. Bunun için 9. Sınıf İngilizce Kelimeler ve 10. Sınıf İngilizce Kelimeler yazılarımıza göz atarak tekrar yapabilirsiniz.
Aşağıda 60’ın üzerinde 11. sınıf İngilizce kelimeler, anlamları ve örnek cümleleri göreceksiniz. Kelimelerin cümle içinde nasıl kullanıldığını öğrenmek konuşurken hata yapmanızın önüne geçecek.
Sıfatlar (Adjectives)
11.sınıf İngilizce kelimeler arasında sıfatlar, önceki yıllarda öğrendiklerinize eklenerek İngilizce bilginizi geliştiriyor. Sıfatlar, isimleri niteleyerek daha detaylı içerikle konuşmanızı sağlıyor.
Certified: Sertifikalı
The position requires certified teachers.
Pozisyon sertifikalı öğrenmen gerektiriyor.
Cooperative: İşbirliği yapan
We all need to be cooperative to be successful.
Başarılı olmak için hepimizin işbirliği yapması gerekiyor.
Creative: Yaratıcı
I am not interested in creative works and I like technical sucjects.
Yaratıcı işlerle ilgilenmiyorum ve teknik konuları seviyorum.
Desired: Arzu edilen
What is the desired result of this project?
Projenin arzu edilen sonucu nedir?
Innovative: Yenilikçi
A country can develop with innovative production.
Bir ülke yenilikçi üretimle gelişebilir.
Optional: İsteğe bağlı
You do not have to pay for this as it is just optional expenditure.
Bunun için para ödemek zorunda değilsin, çünkü bu isteğe bağlı bir harcama.
Sustainable: Sürdürülebilir
Sustainable products are important for the future of the Earth.
Sürdürülebilir ürünler dünyanın geleceği için önemlidir.
Evil: Kötü
You cannot hide the evil side in your mind.
Zihnindeki kötü yanı gizleyemiyorsun.
Inexperienced: Tecrübesiz
It is not a problem if you are inexperienced.
Tecrübesizsen bu sorun değil.
Insulting: Aşağılayıcı
The way you stare at me is totally insulting and I don’t want to see you again.
Bana bakma şeklin tamamen aşağılayıcı ve seni bir daha görmek istemiyorum.
Patient: Sabırlı
Be patient to take all the do way up to your goals.
Hedefine giden tüm yolu geçmek için sabırlı ol.
Punctual: Dakik, zamanında
Punctual attendance is as important as being prepared.
Zamanında katılım, hazır olmak kadar önemlidir.
Unhealthy: Sağlıksız
If you feel unhealthy, you may consider what you eat regularly.
Sağlıksız hissediyorsan düzenli olarak ne yediğini göz önünde bulundurabilirsin.
Beneficial: Faydalı
It is benefial for personal development to do yoga.
Yoga yapmak kişisel gelişim için faydalıdır.
Acquired: Zamanla kazanılan
There are many acquired skills such as language.
Dil gibi pek çok zamanla kazanılan beceri vardır.
Burnt out: Zihinsel olarak çok yorgun
I am just burnt out as I cannot stop thinking what to do now.
Şimdi ne yapacağımı düşünmeme engel olamadığım için zihinsel olarak çok yorgunum.
İsimler (Nouns)
11.sınıf İngilizce kelimeler konusuna çalışırken isimleri öğrenmek, dili rahat kullanmanızı kolaylaştıracak.
Budget: Bütçe
Consider your budget before you decide on what to buy.
Ne alacağına karar vermeden önce bütçeni düşün.
Accent: Aksan
How does my accent sound to you?
Aksanım sana nasıl geliyor?
Calendar: Takvim
We need to leave a mark on the calendar in order not to forget.
Unutmamak için takvime biz işaret koymamız gerekir.
Candidate: Aday
Who is the best candidate?
En iyi aday kim?
Accommodation: Konaklama
The company will pay for the accommodation.
Konaklamayı şirket ödeyecek.
Achievement: Başarı
This is a very motivating achievement.
Bu çok motive edici bir başarı.
Curiosity: Merak
I am asking just out of curiousity.
Sırf meraktan soruyorum.
Benefit: Fayda
What is the benefit of apple?
Elmanın faydası nedir?
Customer: Müşteri
No customer entered in the shop yesterday.
Dün mağazaya hiç müşteri girmedi.
Employment: Çalışma
How are the conditions of employment in this place?
Burada çalışma koşulları nasıldır?
Experience: Deneyim
The experience is the key to learn more after acquiring some theory.
Biraz teori edindikten sonra deneyim daha fazla öğrenmenin anahtarıdır.
Failure: Başarısızlık
A failure does not mean that you are useless.
Bir başarısızlık senin gereksiz olduğun anlamına gelmez.
Idiom: Deyim
Are you studying to learn new idioms?
Yeni deyimler öğrenmek için ders çalışıyor musun?
Intention: Niyet
I care about your intention, but the result also matters.
Niyetini önemsiyorum ama sonuç da önemli.
Prediction: Tahmin
Do you have a prediction?
Bir tahminin var mı?
Product: Ürün
I am searching for a local product.
Yerli bir ürün arıyorum.
Skill: Beceri
Your math skills are more than enough.
Matematik becerilerin gerekenden daha fazla.
Summary: Özet
I need you to write a summary.
Bir özet yazmana ihtiyacım var.
Vacancy: Kadroda boşluk
Is there any vacancy in your team?
Takımında boşluk var mı?
Alien: Uzaylı
People are very interested in aliens.
İnsanlar uzaylılarla çok ilgilidir.
Arrival: Varış
The time of our arrival is unpredictable.
Varış zamanımız tahmin edilemez.
Axe: Balta
I need to find an axe before the picnic.
Piknikten önce bir balta bulmalıyım.
Courage: Cesaret
Some courage is necessary to step forward.
İlerlemek için biraz cesaret gereklidir.
Dedication: Adama
I was impressed by her dedication.
Kendini adamasından etkilendim.
Fiiller (Verbs)
Fiiller içinde bulunduğumuz durumu ya da yaptığımız işi anlatmamızı sağlar. 11. sınıf İngilizce kelimeler arasında yeni fiiller var.
Upgrade: Geliştirmek, üst modele geçmek
Do you want to upgrade your room decoration?
Odanın dekorasyonunu üst modele geçirmek istiyor musun?
Trust: Güvenmek
I don’t trust him, sorry!
Ona güvenmiyorum, üzgünüm!
Supply: Kaynak sağlamak
They supply money for the war.
Savaşa para kaynağı sağlıyorlar.
Strengthen: Sağlamlaştırmak
We strengthened the bonds between us.
Aramızdaki bağları sağlamlaştırdık.
Reduce: Azaltmak
The government need to do something to reduce the risk of riot.
Hükümetin isyan riskini azaltmak için bir şeyler yapması gerekiyor.
Rent: Kiralamak
We have rented a car for vacation.
Tatil için bir araba kiralamıştık.
Prevent: Önlemek
People are working hard to prevent the company from losing prestige.
İnsanlar şirketin prestij kaybetmesini önlemek için çok çalışıyor.
Include: İçermek
The cake includes cocoa, sugar and milk.
Kek kakao, şeker ve sür içerir.
Imagine: Hayal etmek
I can imagine how difficult this is for them.
Bunun onlar için ne kadar zor olduğunu hayal edebiliyorum.
Impress: Etkilemek
I am imppressed by the show.
Gösteriden etkilendim.
Guess: Tahmin etmek
I guess you like dogs.
Köpekleri sevdiğini tahmin ediyorum.
Apply: Başvurmak, başvuru yapmak
I applied for a credit card.
Kredi kartı için başvuru yaptım.
Attempt: Kalkışmak
I attemted to write a letter.
Bir mektup yazmaya kalkıştım.
Avoid: Sakınmak, önlemek
We cannot avoid the crowd.
Kalabalığı önleyemeyiz.
Cheat: Aldatmak
Do not cheat on me.
Beni aldatma.
Ignore: Görmezden gelmek
You cannot ignore me forever.
Beni sonsuza kadar görmezden gelemezsin.
Delay: Gecikmek
The train delayed.
Tren gecikti.
Encourage: Cesaretlendirmek
I need you to encourage me.
Beni cesaretlendirmene ihtiyacım var.
Realise: Farkına varmak, fark etmek
Have you realised the light?
Işığı fark ettin mi?
Memorise: Ezberlemek
I couldn’t memorise all the names.
Tüm isimleri ezberleyemedim.
Remind: Hatırlatmak
You remind me of my father.
Bana babamı hatırlatıyorsun.
Show up: Ortaya çıkmak
He just showed up when we were sitting in a cafe.
Kafede otururken ortaya çıkıverdi.
Bu kelimeleri, tekrar ederek ve farklı cümlelerle kullanarak öğrenebilirsiniz. İngilizce kelime öğrenmek için sürekli tekrar yapmanız gerektiğini unutmayın!