İş dünyasında olanların çok iyi bildiği dış ticaret oldukça kapsamlı bir konudur. Dış ticaret denildiğinde de yabancı dil devreye girer. Dünya dili olan İngilizce, dış ticaret ilişkilerinin olmazsa olmazıdır. İngilizce dış ticaret terimleri ve Türkçe karşılıklarını konu alan yazımızda, her sektörde kullanılan İngilizce dış ticaret terimlerine yer verdik.
İngilizce Dış Ticaret Terimleri
Accept: Kabul etmek
Administration of customs: Gümrük idaresi
Air consignment note: Hava konşimentosu
Airport of arrival: Varış havalimanı
Airport of departure: Kalkış havalimanı
Amounts: Meblağ
Balance: Bakiye
Booking: Rezervasyon
Brand: Marka
Carrier: Taşıyıcı
Carriage: Taşıma, nakliye
Charge: Ücret, masraf
Chargeable weight: Ücrete tabi ağırlık
Clear the goods: Malları gümrükten çekme
Conditions of contract: Sözleşme koşulları
Consignor: Mal gönderme
Consular invoice: Onaylı fatura
Corporation tax: Kurumlar vergisi
Currency: Döviz
Currency account: Cari hesap
Current rates: Cari fiyatları
Customs: Gümrük
Customs agent: Gümrükçü
Customs clearance of goods: Gümrükleme
Customs code: Gümrük kodu
Customs declaration: Gümrük beyannamesi
Customs duty: Gümrük vergisi
Customs examanation: Gümrük muayenesi
Customs gate: Gümrük kapısı
Customs legislation: Gümrük mevzuatı
Customs officier: Gümrükçü
Customer: Müşteri
Delivery service: Teslim servisi
Delivery date: Teslim tarihi
Dispatching: Sevkiyat
Distributor: Dağıtıcı
Drawback: Geri ödeme
Dumping: İndirim
Economy: Ekonomi
Ex. Factory: Fabrika çıkışı
Exchange rate: Döviz kuru
Export: İhracat
Export licance: İhracat lisansı
Exporter: İhracatçı
Extrude: İhraç etmek
Foreign trade: Dış ticaret
Foreign Exchange: Yabancı kambiyo
Freight: Taşıma ücreti, navlun
Gross weight: Bürüt ağırlık
Import: İthalat
Import licance: İthalat lisansı
International: Uluslararası
International transportation: Uluslararası taşımacılık
Load: Yük
Loading: Yükleme
Logistic: Lojistik
Main port: Ana liman
Offload: Boşaltılmış mal
Open account: Açık hesap
Order: Sipariş
Packing list: paketleme listesi
Personal income tax: Gelir vergisi
Product/goods: Ürün, emtia, mal
Production: Üretim, imalat
Purchage order: Satın alma emri
Regional: Bölgesel
Reject: Reddetmek
Sales: Satış
Shipment: Yükleme
Shipment date: Sevk tarihi, yükleme tarihi
Signature: İmza
To sign: İmzalamak
Trade: Ticaret
Transportation: Taşımacılık
Turkish economy: Türkiye ekonomisi
Value added tax: Katma değer vergisi
Value Income tax: Gelir vergisi
Warehouse: Depo
Warehousing: Depolama
Merak ettiğiniz kelimelerin veya metinlerin anlamlarını öğrenmek için İngilizce – Türkçe çeviri sözlüğü sitemizi mutlaka ziyaret edin.