Konuşarak Öğren'i Ücretsiz Deneyin
Yarım kalmış bir aşkı anlatan şarkı, aynı zamanda da iki aşık gencin hiç son bulmayacak sevgisini konu almış. Aşağıda bu başarılı teklinin sözlerine, Türkçesine ve okunuşuna yer verdik. Yorumu biraz da size bırakıyoruz. Şarkıya doğru telaffuzla eşlik ederken bir yandan da sözlerinin anlamlarını yorumlayabilirsiniz.
İngilizcesi | Türkçesi |
Hey, I was doing just fine before I met you | Hey, seni tanımadan önce iyi olmaya çalışıyordum |
I drink too much and that’s an issue | Çok içiyorum ve bu bir sorun |
But I’m OK | Ama ben iyiyim |
Hey, tell your friends it was nice to meet them | Hey, arkadaşlarına söyle; onlarla tanıştığıma memnun oldum |
But I hope I never see them again | Ama umarım onları bir daha görmem |
I know it breaks your heart | Biliyorum bu senin kalbini kırar |
Moved to the city in a broke down car | Bozuk bir arabayla şehre gittin |
And four years no calls | Ve dört yıl, hiç aramadın |
Now you’re looking pretty in a hotel bar | Şimdi bir otelin barında oldukça güzel görünüyorsun |
And I,I,I,I,I can’t stop | Ve kendimi durduramıyorum |
No, I,I,I,I,I can’t stop | Hayır, durduramıyorum |
So baby pull me closer in the back seat of your Rover | Öyleyse bebeğim Rover’ının arka koltuğunda daha yakınına çek beni |
That I know you can’t afford | Satın alamayacağını bildiğim (Rover’ın) |
Bite that tattoo on your shoulder | Omzundaki dövmeyi ısırıyorum |
Pull the sheets right off the corner of the mattress that you stole from your roommate back in Boulder | Çarşafları Boulder’a dönen oda arkadaşından çaldığın yatağın köşesine çek |
We ain’t ever getting older | Hiç yaşlanmayacağız |
We ain’t ever getting older | Hiç yaşlanmayacağız |
We ain’t ever getting older | Hiç yaşlanmayacağız |
You, look as good as the day I met you | Sen, tanıştığımız günkü kadar iyi görünüyorsun |
I forget just why I left you, I was insane | Seni neden terkettiğimi unuttum bile, çıldırmış gibiydim |
Stay, and play that Blink-182 song that we beat to death in Tucson, OK ? | Kal ve Tuscon’ın içinde defalarca dinlediğimiz Blink-182 şarkısını çal, tamam mı ? |
I know it breaks your heart | Biliyorum bu senin kalbini kırar |
Moved to the city in a broke down car | Bozuk bir arabayla şehre gittin |
And four years no calls | Ve dört yıl, hiç aramadın |
Now you’re looking pretty in a hotel bar | Şimdi bir otelin barında oldukça güzel görünüyorsun |
And I,I,I,I,I can’t stop | Ve kendimi durduramıyorum |
No, I,I,I,I,I can’t stop | Hayır, durduramıyorum |
So baby pull me closer in the back seat of your Rover | Öyleyse bebeğim Rover’ının arka koltuğunda daha yakınına çek beni |
That I know you can’t afford | Satın alamayacağını bildiğim (Rover’ın) |
Bite that tattoo on your shoulder | Omzundaki dövmeyi ısırıyorum |
Pull the sheets right off the corner of the mattress that you stole from your roommate back in Boulder | Çarşafları, Boulder’a dönen oda arkadaşından çaldığın yatağın köşesine çek |
We ain’t ever getting older | Hiç yaşlanmayacağız |
We ain’t ever getting older | Hiç yaşlanmayacağız |
We ain’t ever getting older | Hiç yaşlanmayacağız |
So baby pull me closer in the back seat of your Rover | Öyleyse bebeğim Rover’ının arka koltuğunda daha yakınına çek beni |
That I know you can’t afford | Satın alamayacağını bildiğim (Rover’ın) |
Bite that tattoo on your shoulder | Omzundaki dövmeyi ısırıyorum |
Pull the sheets right off the corner of the mattress that you stole from your roommate back in Boulder | Çarşafları, Boulder’a dönen oda arkadaşından çaldığın yatağın köşesine çek |
We ain’t ever getting older | Hiç yaşlanmayacağız |
We ain’t ever getting older | Hiç yaşlanmayacağız |
No, we ain’t ever getting older | Hayır, hiç yaşlanmayacağız |
We ain’t ever getting older | Hiç yaşlanmayacağız |
No, We ain’t ever getting older | Hayır, hiç yaşlanmayacağız |
We ain’t ever getting older | Hiç yaşlanmayacağız |
We ain’t ever getting older | Hiç yaşlanmayacağız |
We ain’t ever getting older | Hiç yaşlanmayacağız |
No, We ain’t ever getting older (yeah) | Hayır, hiç yaşlanmayacağız |
We ain’t ever getting older(yeah) | Hiç yaşlanmayacağız |
No, we ain’t ever getting older | Hayır, hiç yaşlanmayacağız |
We ain’t ever getting older | Hiç yaşlanmayacağız |
No, we ain’t ever getting older | Hayır, hiç yaşlanmayacağız |
Okunuşu |
Hey, ay vaz duin cıst fayn bifor ay met yu |
Ay dırink tuu maç end dets en işyu |
Bat aym okey |
Hey, tel yor firends it vaz nays tu miit dım |
Bat ay hop ay nevır sii dım ıgen |
Ay nov it bireks yor hart |
Muvd tu dı sidi in e bırok deaovn kar |
End for yiğırs no kolls |
Naov yu ır lukin piredi in e hoteağl bar |
End ay, ay, ay, ay, ay kent sıtap |
No, ay,ay,ay,ay,ay kent sıtap |
So beybi pul mi kılozır in dı bek siit av yor Rovır |
Ded ay nov yu kent aford |
Bayt ded tetuu on yor şoldır |
Pul dı şiits rayt of the kornır av dı metres ded yu sıtol fıram yor ruummeyt bek in Boldır |
Vi eyint evır geddin oldır |
Vi eyint evır geddin oldır |
Vi eyint evır geddin oldır |
Yu, luk ez guud ez dı dey ay met yu |
Ay fıget cıst vay ay left yu, ay vız inseyn |
Sıtey, end pıley ded bılink van ey tu song ded vi biit tu det in tuğson, okey? |
Ay nov it bıreks yor hart |
Muvd tu dı sidi in e bırok deaovn kar |
End for yiğırs no kolls |
Naov yu ır lukin piredi in e hoteağl bar |
End ay, ay, ay, ay, ay kent sıtap |
No, ay,ay,ay,ay,ay kent sıtap |
So beybi pul mi kılozır in dı bek siit av yor Rovır |
Ded ay nov yu kent aford |
Bayt ded tetuu on yor şoldır |
Pul dı şiits rayt of dı kornır av dı metres ded yu sıtol fıram yor ruummeyt bek in Boldır |
Vi eyint evır geddin oldır |
Vi eyint evır geddin oldır |
Vi eyint evır geddin oldır |
So beybi pul mi kılozır in dı bek siit av yor Rovır |
Ded ay nov yu kent aford |
Bayt ded tetuu on yor şoldır |
Pul dı şiits rayt of dı kornır av dı metres ded yu sıtol fıram yor ruummeyt bek in Boldır |
Vi eyint evır geddin oldır |
Vi eyint evır geddin oldır |
No, vi eyint evır geddin oldır |
Vi eyint evır geddin oldır |
No, vi eyint evır geddin oldır |
Vi eyint evır geddin oldır |
Vi eyint evır geddin oldır |
Vi eyint evır geddin oldır |
No, vi eyint evır geddin oldır (yeah) |
Vi eyint evır geddin oldır (yeah) |
No, vi eyint evır geddin oldır |
Vi eyint evır geddin oldır |
No, vi eyint evır geddin oldır |
The Chainsmokers, Amerikalı DJ’ler Andrew Taggart ve Alex Pall tarafından kurulan bir pop müzik grubudur. 2012’de New York’ta kurulan grup, kariyerlerine en sevdikleri indie grupların şarkılarına remix yaparak başlamışlardır. Grubun en bilinen teklilerinden “Closer”, dünyanın en saygın ve belirleyici dergilerinden biri olan Billboard tarafından oluşturulan “2016 yılının en iyi 100 pop şarkı listesi” arasına girmiştir.
Online İngilizce Konuşma Kursu: Konuşarak Öğren