Türkiye’nin En İyi Online İngilizce Eğitim Sistemi Konuşarak Öğren’den Ücretsiz Konuşma Dersi Almak İçin Tıklayın !
Uriah Heep – Lady in Black Şarkı Sözleri Çeviri

Lady in Black, 1971 yılında dönemin popüler rock grubu Uriah Heep’in en ünlü parçasıdır. Sözleri, grup üyesi Ken Hensley tarafından yazılmıştır. David Byron’un şarkıyı seslendirmeyi reddetmesi üzerine, yapımcı Gerry Bron’un önerisiyle Hensley kendisi seslendirir ve şarkı, Heep’in en sevilen şarkısı olur. Çoğu efsane şarkıda olduğu gibi, bu şarkıya da ilham olan bir olay yaşanmıştır.
Lady in Black | Siyahlı Kadın |
She came to me one morning | Bir sabah yanıma geldi |
One lonely Sunday morning | Bir yalnız pazar sabahı |
Her long hair flowing | Uzun saçları ahenkle dansediyordu. |
In the midwinter wind | Karakış rüzgarında |
I know not how she found me | Beni nasıl bulduğunu bilmiyorum |
For in darkness I was walking | Yürüdüğüm o karanlıkta |
And destruction lay around me | Ve etrafımdaki yıkımda |
From a fight I could not win | Kazanamadığım bir savaştan kalan |
Ah ah ah … | Ah ah ah … |
She asked me name my foe then | Sonra düşmanımın adını sordu |
I said the need within some men | Birkaç adamın içindeki |
To fight and kill their brothers | Kavga edip, kardeşlerini öldürme ihtiyacı dedim. |
Without thought of love or God | Sevgi ya da Tanrı düşüncesi olmadan |
And I begged her give me horses | Ve ona bana atlar vermesi için yalvardım |
To trample down my enemy | Düşmanımı ezip geçmek için |
So eager was my passion | İstekle tutkuluydum |
To devour this waste of life | Bu boş hayatı yalayıp yutmak için |
Ah ah ah … | Ah ah ah … |
But she would not think of battle that | Ama o mücadeleyi düşünmezdi |
REDUCES men to animals | İnsanları hayvanların seviyesine indiren. |
So easy to begin | Başlaması çok kolay |
And then impossible to end | Ve sonra bitirmesi imkansız |
For she, the mother of all men | Onun için, bütün insanların annesi |
Had counselled me so wisely then | Akıllıca öğüt verdi bana |
I feared to walk alone again | Yine tek başıma yürümeye korktum |
And asked if she would stay | Ve kalıp kalamayacağını sordum |
Ah ah ah … | Ah ah ah … |
Oh lady lend your hand I cried | Oh leydi elimi tut ağladığımda |
And let me rest here at your side | Ve yanında dinlenmeme izin ver |
Have faith and trust | İnan ve güven |
In me she said | Bana dedi |
And filled my heart with life | Ve kalbimi hayatla doldurdum |
There is no strength in numbers | Numaralarda hiç güç yok |
Have no such misconception | Hiç yanlış anlama yok |
But when you need me | Ama bana ihtiyacın olduğunda |
Be assured I won’t be far away | Emin ol uzaklara gitmem |
Ah ah ah … | Ah ah ah … |
Thus having spoke she turned away | Bu yüzden konuştu ve gitti |
And though I found no words to say | Ve söyleyecek söz bulamama rağmen |
I stood and watched until I saw | Bekledim ve görene kadar izledim |
Her black form disappear | Onun siyah siluetinin kayboluşunu |
My labor is no easier | Emeğim daha da kolay değil |
But now I know I’m not alone | Ama şimdi yalnız değilim biliyorum |
I find new heart each time | Her zaman yeni bir kalp buluyorum |
I think upon that windy day | O rüzgarlı günü düşünüyorum |
And if one day she comes to you | Ve bir gün sana geldiğimde |
Drink deeply from her words so wise | Derince iç akıllıca olan sözlerini |
Take courage from her | Cesaret al ondan |
As your prize | Ödülün olarak |
And say hello for me | Ve benim için merhaba de |
Ah ah ah … | Ah ah ah … |
<7tr>
Şi keym to mi van mornin |
Van lonli sandey mornin |
Hör long heğir fılovin |
İn dı midvintır vind |
Ay nov nat hauv şi faund mi |
For in darknıs ay vaz valkin |
End distırakşın ley eraund mi |
Fırom e fayt ay kud nat vin |
Ah ah ah… |
Şi askt neym may foğ den |
Ay sed dı niid vidin sam men |
Tu fayt end kil deir bıradırs |
Vidaut taut of lav or Gad |
End Ay begt hör giv mi horsıs |
Tu tırempıl dauvn may enemi |
So iğgır vaz may peşın |
Tu divaur dis veyst of layf |
Ah ah ah… |
Şi vud nat tink of bedıl det |
Rediucıs men to enimıls |
So iizi to bigin |
End den impasıbıl tu end |
For şi, dı madır of ol men |
Hed kansıld mi so vayzli den |
Ay fiyırd tu volk elon egen |
End askt if şi vud sitey |
Ah ah ah… |
Oh leydi lend yor hend ay kırayd |
End let mi rest hiyır et your sayd |
Hev feyt end tırast |
İn mi şi sed |
End fild may hart vit lav |
Terz no sıtrengt in nambırs |
Hev no saç miskonsepşın |
Bad ven yu niid me |
Bi eşşuurd ay vont bi far ıvey |
Ah ah ah.. |
Das hevin sıpok şi törnd ıvey |
End doğ ay faund no vörds tu sey |
Ay sutuud end voçt antil ay sov |
Hör bılek form disapiır |
May leybır iz no iiziır |
Bad nauv ay nov aym nat elon |
Ay faynd niüv hart iiç taym |
Ay tink ıpon det vindi dey |
End if van dey şii kams tu yu |
Dırink diipli fırom hör vördz so vayz |
Teyk karıc fırom hör |
Ez yor pırayz |
End sey helo for mi |
Ah ah ah… |
1882-1889 yılları arasında İngiltere’nin Cheltenham kentinde, 20 kadar kişi siyahlı bir kadın görür. Bunun ardından, Texas’ta, siyahlı kadının, asılan zengin bir adamın eşi olduğuna dair hikayeler dolaşmaya başlar. Söz yazarı Hensley ile yapılan ropörtajda, Hensley de bu ana tanık olduğunu ve bu şekilde sonunu düşünmeden gitarını alarak bu hayal üzerinden bestelediğini söylemiştir.